Eyüpsultan'da Ramazan'a Psikiyatrist Kemal Sayar Konuk Oldu

Eyüpsultan Belediyesi, On bir Ayın Sultanı Ramazan’ın ruhuna uygun birbirinden güzel programları sosyal medya üzerinden vatandaşlarla buluşturuyor.

Enes Yıldırım’ın sunumuyla hafta içi her gün 18.00’de başlayıp iftar saatine kadar devam eden “Eyüpsultan’da Ramazan” programıyla Ramazan’ın huzuru ve neşesi evlere taşınıyor.

Ramazan'ın 19. günü (12 Mayıs Salı) saat 18:00'de sosyal medyadan canlı olarak yayınlanan programda, Enes Yıldırım’ın konuğu, psikiyatrist, şair ve yazar Kemal Sayar oldu.

EYÜPSULTAN ÇOK KUTLU VE İNSANIN GÖNLÜNÜ TİTRETEN BİR BELDE”

Programda, Ramazan ayında Eyüpsultan gibi çok kutlu bir beldede olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Kemal Sayar, “Çok güzel bir beldedeyiz güzellerin huzurundayız, bu belde çok kutlu bir belde, her seferinde insanın gönlünü titreten bir yer. Burada bu huzurda olmakla bile, aslında İstanbul’da olmanın anlamlarından bir tanesi. Ebu Eyyup El Ensari’nin huzurunda olabilmek… Her zaman hissettiğim bir şey var; Eyüpsultan Camii’nin etrafından şehre yayılan bir ruhaniyet, maneviyat vardır. Bütün şehri adeta kuşatır, bir esenlik duygusu verir” dedi.

ORUÇ, BİR NEFİS MUHASEBESİ YAPMAMIZA İMKAN VERİR”

Orucun, hem bedeni, hem de ruhani bir ibadet olduğunu, bedeni dinlendirdiğini ve bir nefis muhasebesi yapmamıza imkan verdiğini dile getiren Sayar, şu açıklamaları yaptı: “Ramazan ayı bir taraftan da bir kültürel festival gibidir, bizden yüzyıllar önce yaşamış atalarımızın Ramazanıyla bizim Ramazanımız üç aşağı beş yukarı aynıdır. Belki eğlenceler, teknik araçlar değişmiştir ama iftar vakti hissedilen sevinç aynıdır. Dolayısıyla Ramazan sadece inanan yürekleri bir sofra etrafında buluşturan bir coşku değildir aynı zamanda bizim bizden önce yaşamış ruhlara da katıldığımız bir aydır.

TARİHİ BELDELERDE RAMAZAN-I ŞERİF BİR BAŞKA GÜZELDİR”

O yüzden de çocuklara o duygunun geçirilmesi gerekiyor, çocukların da bu şölene ortak edilmesi gerekiyor. Hele tarihin oluk oluk aktığı, kendini gösterdiği bu beldelerde Ramazan-ı Şerif bambaşka güzeldir. Bugün yaşayan insanları geçmişin koridorlarına alan, çıkaran, bir gölge gibi geçmişe gidip geliyoruz. Bizden önce yaşamış kutlu ruhlara katılıyoruz. Onlarla beraber bir manevi iklimi yaşıyoruz; çünkü onların da aramızda var olduğunu devam ettiğini düşünüyoruz. Yahya Kemal üstadın söylediği gibi biz ölülerimizle beraber yaşayan bir milletiz”

YAŞADIĞIMIZ ŞU SIKINTILI GÜNLERİ BİR MUHASEBE İMKANINA ÇEVİRMEK LAZIM”

Ülkemizde ve tüm dünyada yaşanan virüs nedeniyle bu Ramazan ayının daha yavaş geçtiğini söyleyen, yaşanan bu zor günleri bir muhasebe imkanına çevirmek gerektiğini ifade eden Kemal Sayar, sözlerine şöyle devam etti: “Bu sıkıntılı günleri bir muhasebe imkanına, bir sıçrama tahtasına çevirmek lazım. Buradan nereye varabiliriz, eski hayatımızda yanlış giden şey neydi, bütün insanlığın başına gelen bu musibet acaba niçin başımıza gelmiş olabilir, buradan dersler çıkarmamız lazım. Çok küçük bir organizma bütün dünyayı dize getirdi ve insan kendi kaderinin efendisi olmadığını fark etti. Biz çok tekebbür etsek de çok kibirlensek de zayıf varlıklarız. O halde biraz daha bu kibir iddialarımızdan geri çekilelim, daha mütevazı olalım, nefis muhasebesine girelim. Yarın hayatı nasıl daha güzel yaşayabiliriz bunun gayreti ve arayışları içinde olalım. Hayatımızdan ne eksildi bakalım. Bütün bunları düşünmek için eşsiz bir zaman.”

Tarihçi – Yazar Süleyman Faruk Göncüoğlu’nun Surdibi’nde bulunan İbrahim Toklu Dede Efendi’nin kabri ve burada yatmakta olan sahabeler hakkında bilgiler paylaştığı programda, Mehmet Dilbaz ise Eyyûb el-Ensarî'nin hayatından kesitler anlatıp, o dönemde yaşanan olaylarla ilgili bilgiler verdi.

Programda ayrıca Beytullah Özdemir’den Kuran-ı Kerim Tilaveti, Hacivat – Karagöz gösterisi, Murat Yazıcı’dan tasavvuf müziğinin en güzel eserleri ve ilahileri yer aldı.

Eyüpsultan'a Değer Katan Markalarımız