TÜRBELER
Ahmet Pir Edirnevi Türbesi
Feshane Caddesi üzerinde olup her iki tarafı mezarlıktır. Bunların yanında ve sağ tarafında Mehmed Vusuli Efendi ve Hubbi Hatun Türbeleri, sol tarafta Zal Mahmud Paşa Medresesi ve camii bulunmaktadır.
Arka tarafındaki bostanın sonunda ise, Nakkaş Hasan Paşa'nın eşsiz türbesi bulunmaktadır. Türbe, kara planlı olup üç sıra tuğla ve bir sıra kesme taştan, pek muntazam bir şekilde yapılmıştır. 1957'de restore edildi. Alt üst pencereli olup çatısı ahşaptır. Mermer söveli kemerli kapısı üzerinde bir ayet-i kerime bulunmaktadır. Cadde tarafında klasik demirli bir hacet penceresi vardır. İçinde bir tek kabir mevcuttur. Sonradan konulmuş kitabesinde şunlar yazılıdır:
Tecvid müellifi karabaş Ahmed
Efendi Hazretleri'nin kabridir.
Hadika Yazarı şu bilgiyi veriyor.
"Anayola bakan Debbağhâne tarafında özel türbede medfun olan Pir Ahmed Edirnevi, Bayramiye tarikinden Ömer Sikkini hülefâsından olduğu La'li-Zâde Abdülbaki Efendi Sergüzeşt adlı kitabında ayrıntılı olarak anlatmaktadır. Lakin araştırmama göre Pir Ahmed Pir Ali Aksariyî Hz. nin halifelerindendir. Ahmed Efendinin vefatı 1001 (1592) tarihindedir.
Pir Ahmed Efendi Melâmiye-i Bayramiye'den olup silsilesi Ömer Sikkini'ye varır.
Pir Ali Aksariyi, Oğlan fieyhi namıyla maruf İsmail Maşukf'nin babası ve şeyhi olup, Ayaş'ta medfun Bünyâmin Ayaşî'nin halifesidir. Ayaşî, 926(1520) tarihinde vefat etmiştir.
Ve Ömer Sikkini (ölm. 880 (M. 1475) nin halifesidir."
Pir Ali Aksarayi'nin vefatı 935 (1528) tarihinde olup kabri Aksaray'daki türbesindedir. Oğlu, İsmail Maşuki'yi halifesi fieyh Ahmed Edirnevi ile İstanbul'a göndermiştir. Fakat bir müddet sonra bazı sözlerinden dolayı, 935 (1528) tarihinde, Atmeydanı'nda, Çınarlı Mescid önündeki Çukur Çeşme (Üçler Çeşmesi) yanında, şeyhülislamdan fetva alınmak suretiyle, 19 yaşında olduğu halde şehid edilmiştir. Kabri, Rumelihisarı'nda Kayalar Mescidi haziresindedir.
Edirneli Pir Ahmed Efendinin bir ilahisi vardır. Tamam olmayan bu eser, tekkeler kapanıncaya kadar, bütün tekkelerde özel bestesiyle söylenirdi, ki şudur:
Hakka giden yol bu yoldur
Cümlenin maksudu oldur
Tevhid eden gör ne kuldur
Böyle bir Allahımız var
Bilir cümlenin halini
Aşıklar verir cemâlini
Zeval ermez kemâlime
Böyle bir Allahımız var
Bir aşık ile dols olalım
Gitdi aklım ben mest olalım
Bu yolda gayet pest oldum
Böyle bir Allahımız var.
Ahmed Üryan gir Meydâne
Afveder bakmaz iyyâne
Terket canı yana, yane
Böyle bir Allahımız var.
Türbenin kapısı üzerindeki ayet, Hâmid'indir.
Türbenin sağ tarafındaki hazirede şu zevatın şahideleri vardır.
985 (1577). Cafer Efendi fieyhülislam Ebû's-su'ud Efendinin amcası Abdünnebi Efendinin oğlu ve Anadolu kadıaskeri, hac dönüşü Üsküdar'daki bahçesinde otururken vefat etti. lim bir zat idi. Taşı dört köşe köfekedir. (Si. Osm. 2/70)
1151 (1738). Zal Paşa İmamı Ahmed Efendi
1182 (1768). Debbag Mehmed Ağa. Tabbakhane bu hazirenin karşısında idi.
1217 M. 17 (Mayıs-1802). Devletlu ismetlu Esma Sultan başaağası Bilal Ağa. Esma Sultan Sarayı Defterdar İskelesi civarında idi.
1219 B 27 (Emik-1804). Sadrı esbak Muhsin-Zâde telhizcisi ser müteferrikan-i dergâh-ı li İbrahim Bey.
1221 (1806). Debbağ Süleyman Ağa
Türbe solundaki hazirede ve büyük hacet penceresi arkasında:
1257 B 13 (Eylül-1841). Şeyhülvüzerâ Hüsrev Paşa kethüdası Yahya Bey.
1264 (1848). Yahya Bey'in eşi Şerife Ayşe Hanım.
1308(1890). Raif Bey.
Yahya Bey Yalısı bahsine bakınız.
Kaynak: (Hadika 1/253) (A. Gölpınarlı, Melamilik S: 46)