TÜRBELER
Hüsrev Paşa Türbesi
Bostan iskelesi Sokağı üzerinde ve Mahmud Paşa Türbesi ile Adile Sultan Türbesi arasındadır. Karşısında Hüsrev Paşa Kütüphanesi ve bunun sağ tarafında, yakın tarihlere kadar duran bir kahve ve bu kahvenin önünde ise Hüsrev Paşa'nın sütun şeklindeki çeşmesi vardı.
Kubbeli türbesinin cephesi mermer kaplıdır. Şebeke demirli üç penceresi mevcuttur. Hiç bir yerinde kitabe yoktur. İçinde bir tek ahşap sanduka vardır. Kubbe ve duvarlarındaki kalem işi nakışlar bozulmuştur. Duvarlarında bir iki kandillik nasılsa kalmıştır.
Türbeye, Boyacı Sokakta bulunan büyük kapıdan girilerek gidilmektedir. Kapıdan küçük bir koridora girilmektedir. Sol tarafta kaptan-ı Derya Halil Rıfat Paşa türbesi ve türbedar odası bulunmaktadır. Odanın pencereleri bu koridora ve az ilerideki avluya bakmaktadır. Koridorun üzerinin bir tonos ile örtülü olduğu yıkılan ince tuğla kemerden anlaşılmaktadır. Kapının sağ tarafında ise yan yana üç odacık vardır ki pencereleri sokağa bakmaktadır. Kapı ile odaların cephesi köfeke taş ile kaplamış olup yer yer dökülmektedir.
Koridor ile avlunun birleştiği yerdeki ufak kitabesiz çeşme yıkılmış olup yalnız ayna taşı ve yalağı kalmıştır. Sokak kapısının tam karşısında Semahane kapısı bulunmaktadır. Avlunun sağ tarafında ve nihayette ise kiler ve mutfak yer almıştır. Buradaki bir kapıdan ve ahşab bir merdivenden üst kattaki şeyh kaidesine çıkılmaktadır.
Semahanenin sol tarafındaki bir kapıdan, bir büyük sofaya ve buradan da Hüsrev Paşa türbesine girilmektedir.
Hüsrev Mehmed Paşa Firari Zade, Çavuşbaşı Said Efendi (ölm. 1213 M. 1798 M. 1798) nin kölesi olup Enderun'a girip çıktıktan sonra Küçük Hüseyin Paşa'ya kapudan-ı deryalığında mühürdar ve sonra kethüda oldu. 1215 (1800) de Mir-i Mirza olarak birçok valiliklerde bulundu. 1226 (1811) ve 1238 (1822) tarihlerinde olmak üzere ike defa Kaptan-ı Derya oldu. İkinci kaptanlığı sırasında Mora'nın doğusundaki İpsara adasını feth etti. Sonra Serasker oklu. 1253 (1837) de Yüce Meclis reisi ve 1255 R. ahirinde (Tem. 1839) sadrıazam oldu. Bundan sonra da bazı görevlerde bulunduktan sonra 13-C.ahir-1271 (2-mart-1855) de vefat etti.
Hüsrev Paşa, 1250/1834 tarihinde Kocamustafapaşa Tekkesi'ni yeniden yaptırdı. "Servet ehli, halim, selim, kerim, işbilir, tedbirli, latifeci ve güler yüzlü idi. Yaşı 100'e yakındı. Birçok köleleri çok iyi terbiye ederek devlet hizmetine sokmuştur. İçlerinden ikisi sadrıazam ve biri serasker, dördü devlet ricali ve biri müşir olarak sekiz müşir olup liva ve ferik olarak hayli kölesi görülmüştür. Evladı yoktu.
Kaynak (Gezi notu) (Si. Osm. 2/275) (R. Akakuş S: 193) (Cevdet Paşa, Tezakir, 12 fihrist) (N. Poray, İst Gömülü Paşalar S: 64) (‹si. Ans. C.5/ı S: 609) (Cevdet Tarihi, Üçdal Yay. 7/265 ve C: 12 1218 olayları) (M. Larus C: 6 S: 97 Kütüphanesi S: 98) (H. von Moltke, Türkiye'deki Durum ve Olaylar Üzerine Mektuplar, SH 22-78) (İ.H. Danişmend, Kronoloji C: 4 fihrist) (S. İskit, Mufassal Osm. Tarihi 6/3097) (Türk Ans. 19/395) (E. Z. Karal Osm. Tarihi C: 5 ve C: 6 fihrist)