Mihrişah Valide Sultan Mezarlığı
Taş No 193: Nuri Bey
Transkript Metin:
Baş Şahidesi:
Cezâyir Bahr-i Sefid vilâyeti defterdâr-ı sâbıkı
Evlâ-yı evvelî ricâlinden Nûrî
Beg’in ârâmgâh-ı ebedîsidir! müşarünileyh
Kudemâ-yı me’mûrîn-i nâdire-i mâliyyeden idi
Müddet-i medîde vilâyât-i mute‘adîdede defterdârlıklarıyla
Vâlî vekâletlerde bulunarak be-hak
İdâre-i umûra muvaffak olmuş idi
Hâb ve râhatı terkle devlete cidden
Hizmet etmişiydi ahlâk
Ve evsâf-ı hamîdeye mâlik idi
Rahmetullâhi ‘aleyhi rahmeten vâsi‘ate
Sadeleştirilmiş Türkçe Metin
Cezâyir-iBahr-i Sefîd vilayeti defterdârı Nuri Bey’in kitabesi
193rd Tombstone: Nuri Bey
Epitaph of Nuri Bey, Treasurer of the Province of Algeria and the Mediterranean Sea.
SANATSAL FORM HAKKINDA
Lahit mezar biçiminde olup, mermer oturtmalık ve mermer kaide üzerinde yer almaktadır. Lahitin baş ve ayak şahideleri mevcuttur. Lahitin şahideleri silindir formundadır. A-A kesitinde görüldüğü üzere Celî Ta'lik sanatı ile yazılmış mermer kitabesi bulunmaktadır.
Her iki şahidesinin taban kısmında palmet motifler vardır. Mezar yüzeyinde genel itibari ile doğal etkenler sebebi ile taş dokusunda karbon oluşumundan dolayı renk değişimi geçirerek kirli yüzeylerin oluştuğu, bitkilenme ve mantar oluşumun olduğu, zaman içerisinde yüzeyden kopan mermer parçaların içerisinin muhdes çimento harç malzeme ile tamamlandığı, kısmi olarak taşların şakülünden kaçmaların olduğu, metal kenetlerin özelliğini yitirdiği tespit edilmiştir.
ABOUT THE ARTISTIC FORM
The tomb has the sarcophagus form with a marble chest on a marble seat. It has a headstone and a footstone. The tombstones of the sarcophagus are in the form of cylinders. As seen in section A-A, there is a marble epitaph written in Jali Taliq.
There are palmette motifs on the bases of both of the tombstones. It has been detected that due to the formation of carbon in the stone texture because of natural factors, dirty surfaces, vegetation and fungus were formed on the surfaces of the grave, changing its color, and that the marble pieces that broke off from the surfaces over time, which were later replaced with mortar, the stones became partially out of plumb, and the metal clamps have lost their functions.